Kuşum Aydın!

Kuşum Aydın! 

Gözün aydın,

Gün aydın

Aydınlıklar içinde uyu,

Kuşum Aydın…

Terörün zıvanadan çıkıp, önlenemez bir hal aldığında, güvenlik güçlerinin de buna müdahil olup süpürmecelere başladığında, ortaya çıkıp adeta emrivaki yaparcasına Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin askerine, polisine,’’ Derhal durun’’ diye diklenme cesaretini gösterenler görüyoruz ki ‘’ Aydın’’ olmuş!

Kimi zamanlar ortaya çıkarak ve de boy boy resim vererek, yayınladıkları talimatvari çağrılarda bo bol ‘’ cek’’leri, ‘’cak’ları kullanan ve kendilerine kimin ne şekilde bu payeyi verdiği bilinmeyen sözde aydınlar, son çıkışlarıyla adeta ihanet yumağının son katmanı olduklarını da cümle aleme duyurdular.

Sevince, mutluluğa ve müjdeli bir habere nail olanlara söylenilecek ilk sözcüktür ‘’ Gözün aydın…’’

Gününün çok iyi geçmesini dilediğin kişiye sabahın ilk ışıklarıyla ifade edilen tebessümdür,’’ Gün aydın…’’

Anadolu insanının, bir yakınını kaybettiğinde sarf ettiği,’’ Nur içinde yat’’ın, enteller tarafından karşılığıdır ‘’ Aydınlıklar içinde uyu...’’

Asıl adı Muharrem Aydın Uğurlular’ın, kuşundan şüphelenildiği için kendisine verilen isimdir,’’ Kuşum Aydın…’’

Pekiiiiii…Münevver’in eş anlamı olan ‘’Aydın’’ ı  kimler, kime nasıl veriyor?

Yani her okumuş kişi, her kültürlü kişi, her görgülü kişi, her ileri görüşlü kişi, her sanatçı kişi  ‘’Aydın ‘’ kişi midir ? Ya da tüm bu değerlerin hepsine birden sahip olanlar mı ‘’Aydın’’ kişidir?

Eğer öyleyse, maaşını aldığı devletine ihanet edercesine ‘’ bu devlet, çocukları, sivilleri katlediyor’’ diyen ağızların sahipleri de ‘’Aydın’’ kişiler mi oluyor?

Şu minnacık aklı olan ben bile, orada sivillerin ve çocukların sırf  terör nedeniyle öldüğünü düşünürken ve bu nedenle de bu terörün bitmesi gerektiğini ifade ederken, koca koca prof.’lar, akademisyenler nasıl oluyor da devletin orada adeta katliam yaptığını deklare edebiliyor ?

Kendilerine düşman belledikleri güvenlik güçlerini yok etmek için sivillerin ve çocukların da içerisinde olduğu bir binanın dibine tonlarca el yapımı bombayı yerleştirip ardından da patlatarak, henüz uykusunda olan bebelerin ve sivillerin ölümüne bu devlet mi neden olmuştur?

‘’Aydın’’lık, sadece beyin ve  akademik anlamda değil, aynı zamanda ‘’Sıfat’ da denilen insan ‘’yüzü’’nde de aranır…

Eğer tersi olsaydı, hem okumuş, hem kültürlü, hem kibar, üstelik  sanatçı da olan ve muşmula suratını düzeltmek için onlarca kez estetik yaptıran Kuşum Aydın’da ‘’Aydın’’ olurdu.

Ama o bile ekmeğini yediği bu ülkeye inanın bu kadar ihanet içerisinde olmazdı!..