Konut kampanyasına bankalarda katılmalı!
Bölge Gayrimenkul A.Ş Kurucu ortağı Gökhan Adıgüzel, Ağustos ayı sonu itibariyle açıklanan ve uygulamaya başlanan konut kampanyası ile ilgili değerlendirmeler yaptı.
13 Eylül 2018 - 11:54
Çevre ve Şehircilik bakanı Murat Kurum’un açıkladığı ‘Türkiye İçin Kazanç Vakti’ sloganıyla hayata geçirilen konut kampanyasını değerlendiren Adıgüzel, “tek taraflı olarak sadece müteahhit firmaların fedakarlık yapması yeterli değil. Bankaların da konut kredisi faiz oranlarını aşağı çekip fedakarlık yaparak bu kampanyaya katılması gerekiyor” dedi.
İNŞAAT FİRMALARININ
FİNANSAL GÜCÜ YOK
Adıgüzel açıklamasının devamında ‘’Kampanyaya dahil olan projelerde yüzde 10 indirim, yüzde 10 peşinat, 120 ay vadeli 0.98 faiz kampanyası uygulanıyor ancak Türkiye’de faaliyet gösteren inşaat firmalarının yüzde 80’inden fazlasının kendi bünyesinde 120 ay vadeli 0.98 faiz kampanyası yapacak finansal gücünün olmadığını hatırlatan Gökhan Adıgüzel, “Açıklanan kampanyaya katılan firma sayısı sınırlı olacaktır. İnşaat firmalarının büyük bir kısmının kendi imkanlarıyla bankasız ve kefilsiz olarak 0.98 faiz uygulayacak finansal gücü yok. Firmaların bir kısmı kredi çekerek inşaatlarını tamamlıyor. Bu firmalar yüzde 3 ile kredi çekip 0.98 faiz ile satış yaparsa zarar eder. Kampanyadan herkesin faydalanabilmesi için devlet bankalarının öncülüğünde konut kredisi faiz oranlarının düşürülmesi gerekiyor. Bu faiz indiriminin bir kısmını müteahhitler üstlenebilir” dedi.
ALT SEKTÖRLER ZOR DURUMDA
Kampanya uygulanmaya başladıktan sonra bile konut kredisi faiz oranlarının yükselmeye devam ettiğini söyleyen Gökhan Adıgüzel, “Konut kredisindeki son güncelleme ile birlikte En uygun orana sahip olan devlet bankası olan Ziraat Bankası’nda oran, 1.80 oldu. Yani 100.000tl’e kadar konut kredisi kullanılması durumunda toplam 250.000 tl olarak geri ödeme yapılıyor. Özel bankaların konut faiz oranları ise “bizden kredi istemeyin” der gibi yüzde 3’e dayandı. Kredi çeken vatandaşlar neredeyse aldığı evin fiyatı kadar faiz ödüyor. Bu durum gayrimenkul yatırımcılarını ve konut ihtiyacı olanları uzaklaştırıyor. Gayrimenkul danışmanlığı sektöründe hayatını idame etmeye çalışan meslektaşlarımız, sektörün geldiği noktadan en çok etkilerin başında geliyor. Birçok emlak firması ve yaklaşık 200 alt sektör üreticisi zor durumda ve kepenk kapatıyor yada verdiği taahhütleri yerine getiremiyor. Lokomotif görevi gören inşaat sektörünün bu durumu, dolayısıyla Türkiye ekonomisini ve halkını etkilemektedir. Faizlerin düşürülmesi için kalıcı çözümlerin atılması gerekiyor. Devletin ve bankaların da elini taşın altına koyması gerektiğini dile getiren Adıgüzel, Ayrıca emlak sektörü döviz ve Nakiti olanlar için , iki katına çıkan inşaat maliyetlerine rağmen çok büyük fırsatlar barındırıyor. Finansal gücü yerinde olan vatandaşlarımızın da fedakarlık yaparak piyasalara hareket getirmek ve Can suyu olunması için yatırımlara devam etmelidir. Bu durumda hem kendileri, hem de ülkemiz için ciddi katkı sağlayacaklardır’’ dedi.