Kocaeli İstanbul Sözleşmesi İnisiyatifi: Haklarımızdan vazgeçmeyeceğiz
Kocaeli İstanbul Sözleşmesi İnisiyatifi, İzmit’te gerçekleştirdiği forum ile sözleşmenin anlamını ve önemini konuştu.
31 Ağustos 2020 - 11:11 - Güncelleme: 02 Eylül 2020 - 15:38
Hükümetin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmeyi tartışmaya açmasının ardından başlayan kadınların tepkisi artarak sürüyor. Kocaeli’de kuruluşunu ilan eden İstanbul Sözleşmesi İnisiyatifi günlerdir sürdürdüğü çalışmanın ardından bu kez düzenledikleri forumla yan yana geldi.
Necati Gençoğlu Kültür Merkezinde bir araya gelen kadınlar sözleşmenin doğru bir şekilde anlaşılması ve uygulanması adına gerçekleştirdikleri forumda açılış konuşmasını Emek Partisi İl Başkanı Arzu Erkan yaptı bir ay önce çekilme tartışmaları ile başlayan çağrıda farklı politikalardan kadınlar var olduğunu ve bu meselenin geniş bir katılımla tartışılmasının bile büyük öneme sahip olduğunu ifade eden Erkan “Şiddeti önlemek eşitliğin her alanda sağlaması ile olur, bu sözleşmeye imza atan bütün devletlerin sorumluluğu vardır. Ölmek istemiyoruz çığlığı sözleşme açısından tam bir kırılma noktasıdır” dedi. Kocaeli İstanbul Sözleşmesi İnisiyatifinin yerel yönetimler siyasi partiler sivil toplum kuruluşları ve yöre dernekleri gibi geniş kadın kesimleri ile kurulduğunu söyleyen erkan kadınlara İstanbul sözleşmesini anlatan broşürleri dağıttıklarını ve sözleşmeyi savunmanın neden hayati bir görev olduğunu anlatmaya çalıştıklarını belirtti İzmit Belediyesinin de gerek yapılan forum için verilen salonda gerek afişlerde büyük katkısı olduğunu belirten Erkan “Biz bir şey gösterdik birbirine ideolojik olarak benzemeyen her meseleye dair farklı düşünen kesimlerin bu ülkede ortak bir talepte nasıl birleşebileceğini gösterdik, yapılan bir aylık faaliyet gösterdi ki gücümüz birliğimizden geliyor; hep birlikte inancımız ve enerjimizle hayatlarımızdan ve haklarımızdan vazgeçemeyeceğimizi söylüyoruz” diye konuştu.
"KIZIM İKİ KEZ BOŞANMAYA ÇALIŞTI, BİZ ÖLDÜREMEZ SANDIK"
Konuşmanın ardından Kocaeli Barosu adına söz alan Didem Turhan İstanbul Sözleşmesi ile ilgili bir sunum gerçekleştirdi. Kocaeli Barosu olarak, kadınlara şiddeti 4 yıldır anlattıklarını ifade eden Turhan, İstanbul Sözleşmesi’nin amacının kadını her türlü şiddetten korumak olduğunu belirtti. Turhan, “Sözleşmeden sonra sıra 6284 sayılı Kanun’a gelecek 6284 ile birlikte kadın şikayetten vazgeçse bile bir kamu davası haline geliyor, çoğu erkek bundan dolayı şikayetçi” diye konuştu. Sözleşme ile sosyal medyada ısrarlı takip hakkında da yasal düzenlemenin geldiğini söyleyen Turhan “Aynı zamanda sözleşme gereğince çocuklar hakkında da düzenleme var” dedi. Boşandığı eşi tarafından öldürülen Nuray Anar’ın annesi Güler Anar da forumda söz aldı, daha fazla Nuray’ın ölmemesi için mücadele edilmesi gerektiğini söyledi, devletin kadınlara destek vermediğini ifade eden Anar “Kızım öldü hiç kimse gelmedi, birbirimizi koruyalım, Allah kadın erkeği aynı güçte yaratmış neden biz ayıralım cezalar ağırlaştırılsın, benim kızım 25 yıl çekti iki kez boşanmaya çalıştı, biz öldüremez sandık. Kanunlar değişmeli, kadını kollanmalı, korumalı devlet erkeği koruyor” dedi.
"SİYAH BEYAZ FOTOĞRAFLARDA ANILMAK İSTEMİYORUZ"
Güler Anar’ın ardından söz alan CHP Kadın Kolları Başkanı Songül Kaya, yüz yıl önce kazanılan hakların kadın mücadelesi sayesinde geri verilmeyeceğini ifade etti, kartopunu çığa dönüştüreceklerini söyleyen Kaya “Önce insan şiarı ile yola çıkarak, biz öldürülmek istemiyoruz, siyah beyaz fotoğraflarda anılmak istemiyoruz. Bizden korkuyorlar, biz bir araya geldiğimizde fikirlerini dayatmak isteyenlere karşı olacağız, kenetleneceğiz. Bu iktidarı ve bu anlayışı yok etmeliyiz” diye konuştu. İyi Parti İzmit İlçe başkanı Pelin Coştur Filiz de söz aldı. Kadın mücadelesinde yan yana olduklarını vurgulayan Filiz, kadına yönelik şiddetle karşı birlikte mücadele çağrısı yaptı. Kocaeli Ekmek ve Gül Kadın Derneği adına konuşan Selda Arslan İnisiyatif için destek veren İzmit Belediyesinden talepte bulunarak öldürülen Nuray Anar’ın isminin bir parka verilmesini istedi. Arslan “Nuraylar, Emineler ölmesin onları geri getiremeyiz ama isimlerini mücadelemizde yaşatabiliriz, yapmalıyız çünkü hâlâ şu an bir yerlerde kadınlar şiddete uğruyor” diye konuştu.
"MÜCADELEMİZİ İŞ YERLERİMİZDE VE HAYATIN HER ALANINDA SÜRDÜRÜYORUZ"
Foruma katılamayan ancak mesajlarını yollayan Petrol-İş Gebze Şubesi Kadın Komisyonu petrokimya işçisi kadınların, Petrol-İş Sendikasında örgütlü kadınlar olarak kadına yönelik şiddeti körükleyen politikalara karşı mücadelelerini işyerlerinde ve hayatın her alanında sürdürdüklerini ifade eden mesajda “İstanbul Sözleşmesi’ni tartışmaya açmak bu politikaların bir devamıdır. İstanbul Sözleşmesi’nin ve kadınların mücadelesinin değil kadına yönelik şiddeti ve eşitsizliği azdıran erkek egemen anlayışın ve politikaların sorgulanması gerektiğini vurguluyoruz. İstanbul Sözleşmesi’nin iptalinin gündeme getirilmesini kınıyor, eksiksiz uygulanmasını talep ediyoruz” ifadeleri kullanıldı. Forumun geri kalanında konuşan kadınlar Gebze bölgesi başta olmak üzere şehrin batı yakasında da bir inisiyatifin kurulması gerektiği, 7/24 ulaşılabilir olacak bir danışma hattı, Yıldız Teknik Üniversitesinde kurulan cinsel tacizi önleme birimlerinin aynısının Kocaeli Üniversitesinde de kurulabileceği, yerel materyaller ile mahallelere gidilmesi, LGBTİ+’lar için atölyeler kurularak kadınlara anlatılması ve şiddetin her türlüsüne maruz bırakılan mülteci kadınlar için özel çalışmaların yapılması gibi pek çok önerilerde bulunuldu.
Necati Gençoğlu Kültür Merkezinde bir araya gelen kadınlar sözleşmenin doğru bir şekilde anlaşılması ve uygulanması adına gerçekleştirdikleri forumda açılış konuşmasını Emek Partisi İl Başkanı Arzu Erkan yaptı bir ay önce çekilme tartışmaları ile başlayan çağrıda farklı politikalardan kadınlar var olduğunu ve bu meselenin geniş bir katılımla tartışılmasının bile büyük öneme sahip olduğunu ifade eden Erkan “Şiddeti önlemek eşitliğin her alanda sağlaması ile olur, bu sözleşmeye imza atan bütün devletlerin sorumluluğu vardır. Ölmek istemiyoruz çığlığı sözleşme açısından tam bir kırılma noktasıdır” dedi. Kocaeli İstanbul Sözleşmesi İnisiyatifinin yerel yönetimler siyasi partiler sivil toplum kuruluşları ve yöre dernekleri gibi geniş kadın kesimleri ile kurulduğunu söyleyen erkan kadınlara İstanbul sözleşmesini anlatan broşürleri dağıttıklarını ve sözleşmeyi savunmanın neden hayati bir görev olduğunu anlatmaya çalıştıklarını belirtti İzmit Belediyesinin de gerek yapılan forum için verilen salonda gerek afişlerde büyük katkısı olduğunu belirten Erkan “Biz bir şey gösterdik birbirine ideolojik olarak benzemeyen her meseleye dair farklı düşünen kesimlerin bu ülkede ortak bir talepte nasıl birleşebileceğini gösterdik, yapılan bir aylık faaliyet gösterdi ki gücümüz birliğimizden geliyor; hep birlikte inancımız ve enerjimizle hayatlarımızdan ve haklarımızdan vazgeçemeyeceğimizi söylüyoruz” diye konuştu.
"KIZIM İKİ KEZ BOŞANMAYA ÇALIŞTI, BİZ ÖLDÜREMEZ SANDIK"
Konuşmanın ardından Kocaeli Barosu adına söz alan Didem Turhan İstanbul Sözleşmesi ile ilgili bir sunum gerçekleştirdi. Kocaeli Barosu olarak, kadınlara şiddeti 4 yıldır anlattıklarını ifade eden Turhan, İstanbul Sözleşmesi’nin amacının kadını her türlü şiddetten korumak olduğunu belirtti. Turhan, “Sözleşmeden sonra sıra 6284 sayılı Kanun’a gelecek 6284 ile birlikte kadın şikayetten vazgeçse bile bir kamu davası haline geliyor, çoğu erkek bundan dolayı şikayetçi” diye konuştu. Sözleşme ile sosyal medyada ısrarlı takip hakkında da yasal düzenlemenin geldiğini söyleyen Turhan “Aynı zamanda sözleşme gereğince çocuklar hakkında da düzenleme var” dedi. Boşandığı eşi tarafından öldürülen Nuray Anar’ın annesi Güler Anar da forumda söz aldı, daha fazla Nuray’ın ölmemesi için mücadele edilmesi gerektiğini söyledi, devletin kadınlara destek vermediğini ifade eden Anar “Kızım öldü hiç kimse gelmedi, birbirimizi koruyalım, Allah kadın erkeği aynı güçte yaratmış neden biz ayıralım cezalar ağırlaştırılsın, benim kızım 25 yıl çekti iki kez boşanmaya çalıştı, biz öldüremez sandık. Kanunlar değişmeli, kadını kollanmalı, korumalı devlet erkeği koruyor” dedi.
"SİYAH BEYAZ FOTOĞRAFLARDA ANILMAK İSTEMİYORUZ"
Güler Anar’ın ardından söz alan CHP Kadın Kolları Başkanı Songül Kaya, yüz yıl önce kazanılan hakların kadın mücadelesi sayesinde geri verilmeyeceğini ifade etti, kartopunu çığa dönüştüreceklerini söyleyen Kaya “Önce insan şiarı ile yola çıkarak, biz öldürülmek istemiyoruz, siyah beyaz fotoğraflarda anılmak istemiyoruz. Bizden korkuyorlar, biz bir araya geldiğimizde fikirlerini dayatmak isteyenlere karşı olacağız, kenetleneceğiz. Bu iktidarı ve bu anlayışı yok etmeliyiz” diye konuştu. İyi Parti İzmit İlçe başkanı Pelin Coştur Filiz de söz aldı. Kadın mücadelesinde yan yana olduklarını vurgulayan Filiz, kadına yönelik şiddetle karşı birlikte mücadele çağrısı yaptı. Kocaeli Ekmek ve Gül Kadın Derneği adına konuşan Selda Arslan İnisiyatif için destek veren İzmit Belediyesinden talepte bulunarak öldürülen Nuray Anar’ın isminin bir parka verilmesini istedi. Arslan “Nuraylar, Emineler ölmesin onları geri getiremeyiz ama isimlerini mücadelemizde yaşatabiliriz, yapmalıyız çünkü hâlâ şu an bir yerlerde kadınlar şiddete uğruyor” diye konuştu.
"MÜCADELEMİZİ İŞ YERLERİMİZDE VE HAYATIN HER ALANINDA SÜRDÜRÜYORUZ"
Foruma katılamayan ancak mesajlarını yollayan Petrol-İş Gebze Şubesi Kadın Komisyonu petrokimya işçisi kadınların, Petrol-İş Sendikasında örgütlü kadınlar olarak kadına yönelik şiddeti körükleyen politikalara karşı mücadelelerini işyerlerinde ve hayatın her alanında sürdürdüklerini ifade eden mesajda “İstanbul Sözleşmesi’ni tartışmaya açmak bu politikaların bir devamıdır. İstanbul Sözleşmesi’nin ve kadınların mücadelesinin değil kadına yönelik şiddeti ve eşitsizliği azdıran erkek egemen anlayışın ve politikaların sorgulanması gerektiğini vurguluyoruz. İstanbul Sözleşmesi’nin iptalinin gündeme getirilmesini kınıyor, eksiksiz uygulanmasını talep ediyoruz” ifadeleri kullanıldı. Forumun geri kalanında konuşan kadınlar Gebze bölgesi başta olmak üzere şehrin batı yakasında da bir inisiyatifin kurulması gerektiği, 7/24 ulaşılabilir olacak bir danışma hattı, Yıldız Teknik Üniversitesinde kurulan cinsel tacizi önleme birimlerinin aynısının Kocaeli Üniversitesinde de kurulabileceği, yerel materyaller ile mahallelere gidilmesi, LGBTİ+’lar için atölyeler kurularak kadınlara anlatılması ve şiddetin her türlüsüne maruz bırakılan mülteci kadınlar için özel çalışmaların yapılması gibi pek çok önerilerde bulunuldu.
FACEBOOK YORUMLAR