Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam

Güngör Arslan kendinde değil!

Erol Polat'ın yazısı

 Güngör Arslan kendinde değil!
21 Ocak 2015 - 07:41
 
Bizim Kocaeli Gazetesi’nin sahibi Güngör Arslan, geçtiğimiz hafta, kendisine gönderildiğini ifade ettiği bir mektuptan yola çıkarak, Gebze Belediye Başkanı Adnan Köşker’i beceriksizlikle suçlamış ve kendince vermiş veriştirmişti… Yılların Güngör Arslan’ı, Adnan Köşker’i kimden geldiği ve ne derece doğru olduğu bilinmeyen bir mektupla vurmaya kalktı. Üstelik bunu yaparken de Gebze’deki gazetecilerin tüm bunları bildiğini ancak, Köşker’den beslendikleri için yazamadıklarını ifade etti.
Bak Güngör Arslan, sen ki yılların gazetecisisin, bilirsin ki belge olmadan birileri hakkında olumsuz haber yapmak ne gazeteciliğe, ne insanlığa, ne de erkekliğe sığar! Varsa elinde bir belge sen yazmıyorsan ver bana yazmazsam nağmerdim..
Öyle bol keseden atma!..
Belediyeden Gebze’deki gazetecilerin nemalandığını söylüyorsun,, sana, bu konuda ‘’bir isim ver’’ desem veremezsin, çünkü sallamasyon yapıyorsun
Senin derdin, Gebze Belediye Başkanı Adnan Köşker olmamakla birlikte Gebze’deki gazeteciler de değil, Senin derdin, senin kuyruk acın, bir iki defa teşebbüs edip de gazeteni sokamadığın, barınamadığın Gebze’den öç almak…
Bir genç gazeteci arkadaşımız, senin yazdıklarının ardından, belki yazmaması gereken bir iki ifadeyle sana cevap verdi. Bunun doğruluğu veya yanlışlığı elbette ki tartışılır, ama bu genç arkadaşımızın yazdıklarını heyecanına vermek ve bir büyüğü olarak sana yakışır bir davranışta bulunmak yerine, kabadayılık yapıp, yok hapis yatmalar, yok dağa kaldırmalar gibi fütursuzca cümleler sarf ettin.
Bu ayıbı bilesin ki kimse sana yakıştıramadı!
Bak Güngör efendi, Gebze, senin oradan gördüğün gibi bir yer değil, buralar kar, bora ve fırtınalarla harman olan yer… Bunu oradakiler değil de buradakiler çok iyi bilir. 
Yahu sen, ayda kaç defa Gebze’ye gelirsin? 
Sen Gebze’deki olan bitenleri bizden daha mı iyi bilirsin ki, buraların hakkında kelam üretirsin!.. Yapma be Güngör, şunun şurasında eskilerden toplasan 2 elin parmakları kadarız. Hepimiz birbirimizi iyi biliriz. Bırak artık bu edaları, bırak artık şu İzmit seviciliğini!..
Bak havalar da ısındı, el çantanı al, çık bir iki günlük tatile kafanı topla…