GTÜ'de "Kapalı Mekan Dikey Tarımı" Ar-Ge tesisinin açılışı yapıldı
Topraksız tarımı kentsel tarım ile buluşturan “Kapalı Mekan Dikey Tarımı” için GTÜ ile Plant Factory iş birliğinde kurulan Ar-Ge tesisinin açılışı gerçekleştirildi.
28 Temmuz 2022 - 14:19
Gebze Teknik Üniversitesi(GTÜ)’nde bir üniversite-sanayi iş birliğinde daha somut adım atılarak dünyada hızlı bir gelişim gösteren topraksız dikey tarımın ülkemizde de ticarileşmesine ön ayak olacak Ar-Ge tesisi hizmete alındı. GTÜ Kampüsü Biyoteknoloji Enstitüsü sera alanında kurulan tesisin açılışına GTÜ Rektörü Prof. Dr. Muhammed Hasan Aslan, Biyoteknoloji Enstitü Müdürü Prof. Dr. Işıl Kurnaz, Plant Factory Kurucu Ortakları ve çalışanları, Biyoteknoloji Enstitüsü Müdür Yardımcısı, Proje yürütücüsü ve Danışmanı Dr. Öğr. Üyesi Ümit Barış Kutman, tarım yazarı ve editör İrfan Donat, akademisyenler, öğrenciler ve GTÜ idari personeli katıldı.
PREMİUM ÜRÜNLER YETİŞTİRİLECEK
Tesiste yetiştirilecek ve geliştirilecek ürünler sürdürülebilirlik, düşük karbon ayak izi, düşük su ve gübre tüketimi, pestisit kalıntısı içermeme, yerel olarak üretilme ve yüksek ve standardize besin içeriğine sahip olma gibi özellikleri ile öne çıkan ‘premium’ ürünler olacak.
Yetiştirilecek ürünlerin besin değeri ve gıda güvenliği ile ilgili analizleri yapılarak belgelendirilecek. Böylece tüketicilerin daha sağlıklı, daha temiz, daha güvenli ve besin değeri kontrollü gıdalara bu sistem vasıtası ile ulaşabilmesi sağlanacak. Pazarda talep gören veya görebilecek olan, ancak geleneksel tarımda yaygın olarak yetiştirilmeyen bazı ürünlerin sisteme adaptasyonu çalışılacak. Ayrıca sağlık gerekçeleri ile özel ihtiyaçları olan kişilerin diyetine uygun özel ürünlerin de yetiştirilebilmesi için yöntemler ve reçeteler geliştirilecek.
Türkiye’de ilk kez kapalı mekân dikey tarımı odaklı bir üniversite-sanayi işbirliğinde sürdürülebilirlik, bitki besleme, gıda güvenliği ve fonksiyonel gıda konuları bir arada ele alınacak. Tüm sistem otomasyonu ve mühendisliği yüzde yüz yerli olan tesisin açılış töreninde GTÜ Rektörü Prof. Dr. Muhammed Hasan Aslan, kurdele kesiminden önce yaptığı konuşmada tesis ve süreçleri ile ilgili şunları aktardı:
YERLİ VE MİLLİ MÜHENDİSLİKLE TASARLANAN BİR TESİS
“Bundan yaklaşık bir buçuk yıl önce Gebze Teknik Üniversitesi ile Plant Factory arasında Türkiye’nin tarımını teknoloji ile buluşturmayı hedefleyen bir işbirliği protokolü imzalanmıştı.
Hem küresel hem de yerel gıda güvencesinin ve dolayısı ile de yenilikçi ve sürdürülebilir tarım uygulamalarının kritik önemine dair farkındalığın giderek arttığı şu dönemde, ‘kapalı mekan dikey tarımı’ gerek kentsel tarımın gerekse iklim değişikliği nedeniyle zorlaşan çevresel koşullarda tarımın geleceği olarak değerlendirilmektedir.
Ülkemizde yerli ve milli mühendislik ve otomasyon çözümleri ile ticari ölçekte dikey tarım tesisleri tasarlamanın öncülerinden olan Plant Factory ile tarımsal biyoteknoloji, bitki besleme, bitki fizyolojisi ve topraksız tarım araştırmaları ile öne çıkan Gebze Teknik Üniversitesi Biyoteknoloji Enstitüsü arasındaki Ar-Ge işbirliği, GTÜ TTO A.Ş. vasıtasıyla imzalanan Ar-Ge ve danışmanlık sözleşmeleriyle de ivme kazanmıştır.
Bugün burada gördüğünüz ve açılışını birlikte gerçekleştireceğimiz Ar-Ge tesisinde yürütülecek çalışmalar, ülkemizde bu alanda kurulacak ticari tesislerde kaynakların daha da etkin kullanılmasını, atıkların daha da azaltılmasını, gıda güvenliği ve standardize besin değeri ile öne çıkan ve sıfır zirai ilaç kalıntısı içeren gıdaların uluslararası ölçekte rekabetçi olarak yetiştirilmesini sağlayacak. Piyasada az bulunan ve geleneksel tarımda yetiştiriciliği kısıtlı olan ancak artan şekilde talep gören ürünlerin yetiştirilmesi mümkün olacak. Ayrıca biyogüçlendirilmiş, yani doğal yöntemler ile besin değeri arttırılmış ve tıbbi nedenlerle özel diyet ihtiyaçları bulunan kişilere yönelik güvenli taze gıdalar üretilebilecek. Üretim ile tüketim büyükşehirlerde birbirine olabildiğince yaklaşmış olacak. Besin reçetesi optimizasyonları her adımda yapılacak mineral analizleri ile desteklenecek.
Gerek bilimsel çıktı gerekse ticari ürün olarak bu kıymetli işbirliğinin meyvelerinin daha da arttığını görmeyi temenni ediyor, Türkiye’nin tarımı için hayırlı olmasını diliyorum.”
KENTSEL TARIMIN TÜRKİYE’DE TİCARİLEŞMESİNE BÜYÜK KATKI
Rektör ASLAN’ın ardından Plant Factory Kurucu Ortaklarından Halil Beşkardeşler yaptığı konuşmada, 7. yılında Plant Factory’nin girişimlerinden söz etti. Bu tesiste yapacakları işlerin kendileri için öneminden bahsederek başta GTÜ Rektörü Prof. Dr. Muhammed Hasan Aslan olmak üzere GTÜ ve KutmanLab’a teşekkür etti.
Biyoteknoloji Enstitüsü Müdür Yardımcısı, Proje yürütücüsü ve Danışmanı Dr. Öğr. Üyesi Ümit Barış Kutman yaptığı konuşmada ise hızla artan dünya nüfusunun mevcut teknolojilerle yakın bir zamanda yeterli beslenemeyeceğinin altını çizdi. Topraksız tarım ile ilgili yeni teknolojilerin arka plana atılmaması gerekliliğini vurguladı. Kutman, ticari ölçekte kapalı mekan topraksız dikey tarımının, dünyada hızlı bir gelişim gösterdiğinden ve ülkemizde bunun ticarileşmiş örneklerinin henüz olmadığından söz etti. Bu tesiste yapılacak çalışmaların kentsel tarımda ülkemizi rekabetçi konuma getirmek için önemli bir adım olduğunu belirtti. Ciddi bir know-how üzerine ek olarak yapılacak çalışmalar sonrasındaki üretimler için şunları söyledi; “Üretimimiz başladığında hiçbir zararlının içerisinde olmadığı, zirai ilaç kalıntısının olmadığı, tüketicinin yıkamadan tüketeceği, tüketicinin yanı başında şehrin ortasında yetiştirilen gıdalar elde etmiş olacağız. Bu noktada farkımız bu gıdaları daha da özelleştirerek fonksiyonel hale getirmek, ayrıca tıbbi sebeplerle özel diyet ihtiyaçlı olan kişilere yönelik standardize besin içerikli sağlıklı gıdalar üretmek olacak. Keza biyogöçlendirilmiş gıdalar burada yetişecek.”
Konuşmaların ardından kurdele kesilerek, Ar-Ge tesisinin içinde incelemelerde bulunuldu.
PREMİUM ÜRÜNLER YETİŞTİRİLECEK
Tesiste yetiştirilecek ve geliştirilecek ürünler sürdürülebilirlik, düşük karbon ayak izi, düşük su ve gübre tüketimi, pestisit kalıntısı içermeme, yerel olarak üretilme ve yüksek ve standardize besin içeriğine sahip olma gibi özellikleri ile öne çıkan ‘premium’ ürünler olacak.
Yetiştirilecek ürünlerin besin değeri ve gıda güvenliği ile ilgili analizleri yapılarak belgelendirilecek. Böylece tüketicilerin daha sağlıklı, daha temiz, daha güvenli ve besin değeri kontrollü gıdalara bu sistem vasıtası ile ulaşabilmesi sağlanacak. Pazarda talep gören veya görebilecek olan, ancak geleneksel tarımda yaygın olarak yetiştirilmeyen bazı ürünlerin sisteme adaptasyonu çalışılacak. Ayrıca sağlık gerekçeleri ile özel ihtiyaçları olan kişilerin diyetine uygun özel ürünlerin de yetiştirilebilmesi için yöntemler ve reçeteler geliştirilecek.
Türkiye’de ilk kez kapalı mekân dikey tarımı odaklı bir üniversite-sanayi işbirliğinde sürdürülebilirlik, bitki besleme, gıda güvenliği ve fonksiyonel gıda konuları bir arada ele alınacak. Tüm sistem otomasyonu ve mühendisliği yüzde yüz yerli olan tesisin açılış töreninde GTÜ Rektörü Prof. Dr. Muhammed Hasan Aslan, kurdele kesiminden önce yaptığı konuşmada tesis ve süreçleri ile ilgili şunları aktardı:
YERLİ VE MİLLİ MÜHENDİSLİKLE TASARLANAN BİR TESİS
“Bundan yaklaşık bir buçuk yıl önce Gebze Teknik Üniversitesi ile Plant Factory arasında Türkiye’nin tarımını teknoloji ile buluşturmayı hedefleyen bir işbirliği protokolü imzalanmıştı.
Hem küresel hem de yerel gıda güvencesinin ve dolayısı ile de yenilikçi ve sürdürülebilir tarım uygulamalarının kritik önemine dair farkındalığın giderek arttığı şu dönemde, ‘kapalı mekan dikey tarımı’ gerek kentsel tarımın gerekse iklim değişikliği nedeniyle zorlaşan çevresel koşullarda tarımın geleceği olarak değerlendirilmektedir.
Ülkemizde yerli ve milli mühendislik ve otomasyon çözümleri ile ticari ölçekte dikey tarım tesisleri tasarlamanın öncülerinden olan Plant Factory ile tarımsal biyoteknoloji, bitki besleme, bitki fizyolojisi ve topraksız tarım araştırmaları ile öne çıkan Gebze Teknik Üniversitesi Biyoteknoloji Enstitüsü arasındaki Ar-Ge işbirliği, GTÜ TTO A.Ş. vasıtasıyla imzalanan Ar-Ge ve danışmanlık sözleşmeleriyle de ivme kazanmıştır.
Bugün burada gördüğünüz ve açılışını birlikte gerçekleştireceğimiz Ar-Ge tesisinde yürütülecek çalışmalar, ülkemizde bu alanda kurulacak ticari tesislerde kaynakların daha da etkin kullanılmasını, atıkların daha da azaltılmasını, gıda güvenliği ve standardize besin değeri ile öne çıkan ve sıfır zirai ilaç kalıntısı içeren gıdaların uluslararası ölçekte rekabetçi olarak yetiştirilmesini sağlayacak. Piyasada az bulunan ve geleneksel tarımda yetiştiriciliği kısıtlı olan ancak artan şekilde talep gören ürünlerin yetiştirilmesi mümkün olacak. Ayrıca biyogüçlendirilmiş, yani doğal yöntemler ile besin değeri arttırılmış ve tıbbi nedenlerle özel diyet ihtiyaçları bulunan kişilere yönelik güvenli taze gıdalar üretilebilecek. Üretim ile tüketim büyükşehirlerde birbirine olabildiğince yaklaşmış olacak. Besin reçetesi optimizasyonları her adımda yapılacak mineral analizleri ile desteklenecek.
Gerek bilimsel çıktı gerekse ticari ürün olarak bu kıymetli işbirliğinin meyvelerinin daha da arttığını görmeyi temenni ediyor, Türkiye’nin tarımı için hayırlı olmasını diliyorum.”
KENTSEL TARIMIN TÜRKİYE’DE TİCARİLEŞMESİNE BÜYÜK KATKI
Rektör ASLAN’ın ardından Plant Factory Kurucu Ortaklarından Halil Beşkardeşler yaptığı konuşmada, 7. yılında Plant Factory’nin girişimlerinden söz etti. Bu tesiste yapacakları işlerin kendileri için öneminden bahsederek başta GTÜ Rektörü Prof. Dr. Muhammed Hasan Aslan olmak üzere GTÜ ve KutmanLab’a teşekkür etti.
Biyoteknoloji Enstitüsü Müdür Yardımcısı, Proje yürütücüsü ve Danışmanı Dr. Öğr. Üyesi Ümit Barış Kutman yaptığı konuşmada ise hızla artan dünya nüfusunun mevcut teknolojilerle yakın bir zamanda yeterli beslenemeyeceğinin altını çizdi. Topraksız tarım ile ilgili yeni teknolojilerin arka plana atılmaması gerekliliğini vurguladı. Kutman, ticari ölçekte kapalı mekan topraksız dikey tarımının, dünyada hızlı bir gelişim gösterdiğinden ve ülkemizde bunun ticarileşmiş örneklerinin henüz olmadığından söz etti. Bu tesiste yapılacak çalışmaların kentsel tarımda ülkemizi rekabetçi konuma getirmek için önemli bir adım olduğunu belirtti. Ciddi bir know-how üzerine ek olarak yapılacak çalışmalar sonrasındaki üretimler için şunları söyledi; “Üretimimiz başladığında hiçbir zararlının içerisinde olmadığı, zirai ilaç kalıntısının olmadığı, tüketicinin yıkamadan tüketeceği, tüketicinin yanı başında şehrin ortasında yetiştirilen gıdalar elde etmiş olacağız. Bu noktada farkımız bu gıdaları daha da özelleştirerek fonksiyonel hale getirmek, ayrıca tıbbi sebeplerle özel diyet ihtiyaçlı olan kişilere yönelik standardize besin içerikli sağlıklı gıdalar üretmek olacak. Keza biyogöçlendirilmiş gıdalar burada yetişecek.”
Konuşmaların ardından kurdele kesilerek, Ar-Ge tesisinin içinde incelemelerde bulunuldu.
FACEBOOK YORUMLAR