Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam

Eğlence mekanındaki çatışmayla ilgili yargılama başladı

Kocaeli'de bir eğlence mekanında Birol Kibar'ın (44) öldüğü, Ferit Ferdi Barutçu, Zekeriya Şahin(39) ve Bahadır Yüksel’in(28) yaralandığı çatışmayla ilgili yargılama başladı.

Eğlence mekanındaki çatışmayla ilgili yargılama başladı
14 Nisan 2022 - 11:01 - Güncelleme: 14 Nisan 2022 - 11:18
3 kişinin tutuklu olarak yargılandığı davada, sanıklar olayın küfürleşme nedeniyle başladığını iddia ederken, tanık Mesut K. ise olay öncesinde Birol Kibar’ın, Zekeriya Şahin ve Muharrem Şahin'in kafasına sıkacağını söylediğini iddia etti. 

Kocaeli'de 4 Ağustos 2021 günü meydana gelen olayda, eğlence mekanı işletmecisi Birol Kibar, ortak olmak için görüşmeler yaptığı bir eğlence mekanına gitti. Gece geç saatlerde Birol Kibar ve yanındaki Ferit Ferdi Barutçu ile Muharrem Şahin, Zekeriya Şahin ve Bahadır Yüksel arasında yaşanan tartışma kavgaya dönüştü. Taraflar tabancalarla birbirine ateş açtı. Olayda yaralanan Birol Kibar, Ferdi Ferit Barutçu mekandaki diğer kişiler tarafından hastanelere kaldırıldı. Birol Kibar, doktorların tüm çabalarına rağmen hayatını kaybetti. Yaralanan Zekeriya Şahin ve Bahadır Yüksel’in ise özel halk otobüsü ile hastaneye gitmeye çalışırken polis tarafından yakalanırken, hastanedeki tedavilerinin ardından gözaltına alındı. Gözaltına alınan 5 şüpheliden Muharrem Şahin, Zekeriya Şahin ve Bahadır Yüksel tutuklanırken, Gözde K. ve Süleyman K. ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. 

ŞARJÖR BOŞALANA KADAR ATEŞ ETMİŞ
Olayla ilgili açılan davanın görülmesine Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlandı. Duruşma salonunda tutuklu sanıklar Zekeriya Şahin, Bahadır Yüksel, Muharrem Şahin, tutuksuz sanıklar Süleyman K. ve Gözde K. ile hayatını kaybeden Birol Kibar’ın ailesi hazır bulundu. Duruşmanın başında mahkeme heyeti sanıklara iddianameyi okudu. İddianamede güvenlik kamerası kayıtlarının incelemesine yer verilirken, cumhuriyet savcısı, Birol Kibar’ın sanıklar mekana geldikten sonra onların masasına gittiğini ve yaklaşık 35 dakika birlikte oturduktan sonra mekanın ofis kısmına geçtiğini belirtti. Ofis kısmından Ferdi Ferit Barutçu’yu masaya gönderen Birol Kibar’ın Zekeriya Şahin’i yanına çağırttığı bilgisine yer verilen iddianamede, bundan yaklaşık 2 dakika sonra Muharrem Şahin’in kızgın tavırlar sergileyerek ofise geldiği, peşinden gelen Bahadır Yüksel ile Ferdi Ferit Barutçu’nun tartıştığı belirtildi. Cumhuriyet savcısı, Bahadır Yüksel’in Ferdi Ferit Barutçu’ya kafa atması üzerine Birol Kibar’ın belindeki silahıyla Bahadır Yüksel’i bacağından vurduğunu, sonrasında Muharrem Şahin’in belindeki silahı alan Zekeriya Şahin’in Birol Kibar’a doğru bacağına ve göğsüne doğru şarjör boşalana kadar ateş ettiğini belirtti. Savcı, Zekeriya Şahin ateş ederken, Muharrem Şahin’in ise Birol Kibar’ı iterek ofise sokmaya çalıştığı görüşüne de yer verdi. 

'LAVABOYA DAHİ GİTMEDEN BİROL KİBAR’IN ODASINA GİTTİM'
Olay gecesi kendisini çağırmak için gelen Ferdi Ferit Barutçu’nun aşırı derecede ısrar ettiğini, hatta tuvalete gitmesine bile müsaade etmediğini söyleyen Zekeriya Şahin savunmasında, "Masada oturduğu zaman zarfında Ferdi Ferit Barutçu isimli şahıs Birol Kibar'ın başında bekliyordu. Birol Kibar masadan ayrıldıktan bir süre sonra Ferdi Ferit masaya geldi. Birol Kibar'ın beni çağırdığını söyledi. Ben, 'Birazdan gelirim’ dedim. Israrlı ifadelerde bulununca ‘tamam’ deyip yerimden kalktım. Hatta, 'Önce lavaboya gideyim’ dedim. Ferdi’nin uzaktan ısrarlı bir şekilde çağırması üzerine lavaboya dahi gitmeden Birol Kibar'ın odasına gittim. İçeriye şifreli bir kapıdan girdim. Ben girdikten sonra kapı tekrar kilitlendi. Birol Kibar, Murat Kibar ile görüntülü bir şekilde konuşuyordu. Bende Murat Kibar'a, 'merhaba’ dedim. Murat Kibar ile hal hatır sorduğumuz esnada dışarıdan tartışma sesi duydum" dedi.  

'CAN HAVLİ İLE AĞABEYİMİN BELİNDEKİ SİLAHI ALDIM'
Tartışma seslerinin ardından ağabeyi Muharrem Şahin’in odaya gelerek kendisini çağırdığını söyleyen Zekeriya Şahin, "Ayağa kalkıp kapıya çıktım. Kapıya çıktığımda Bahadır ile Ferdi arasında bir münakaşa vardı. Ferdi isimli şahıs Bahadır'a sinkaflı küfürler ediyordu. Ferdi isimli şahsın alkollü olduğunu düşünüyorum. Ben Ferdi isimli şahsı düzgün konuşması konusunda uyardım. Ancak Bahadır dayanamadı, Ferdi'ye hamle yaptı. Bahadır'ı tutup yanıma çektim. Devamında maktul bize küfrederek ateş etti. Bahadır'ın vurularak yere düştüğünü gördüm. Birol Kibar bu şekilde ateş edince ne olduğunu şaşırdım. Abim Muharrem sol tarafımda duruyordu. Can havli ile ağabeyim Muharrem'in belinde taşıdığını bildiğim silahı alıp, kurdum. Bu esnada Birol Kibar bana doğru ateş etti. Ben vuruldum. Vurulduktan sonra yere düşerken Birol Kibar'a ateş ettim. Bu esnada yere düştüğümde sağ taraftan Ferdi'nin kaçtığı yönden birileri daha ateş ediyordu. Ben bu şahıslara doğru ateş ettim" diye konuştu. 

'PLANLASAK, KIZ ARKADAŞIM İLE GELMEZDİM'
Savunmasında olayın yaşandığı mekana eğlenmek için gittiklerini söyleyen sanık Muharrem Şahin, "Olay tarihinde Sapanca'dayken İzmit'e gelmeye karar verdik. Rezervasyon yaptırdım. Kız arkadaşlarımız ile birlikte mekana geldik. Ben aracımı valeye verdim. Masaya oturduk. İddianamede biz bu olayı tasarlamışız gibi anlatılmış hissi bende uyandı. İfadelerde öyle geçiyor. Böyle bir şeyi planlasak aracı valeye vermezdim. Kız arkadaşlarım ile mekana gitmezdim. Rezervasyon yaptırmazdım" dedi. 

Yaşanan çatışma anını anlatan Muharrem Şahin, "Ofisten Zekeriya önden çıktı. Ben arkada kaldım. Bu esnada Bahadır, Zekeriya ve Ferit Ferdi isimli şahıs arasında bir arbede yaşandı. Küfürleşme yaşandı. Birol direk belinden tabancayı çıkardı ve direk ateş etti. İlk kime ateş ettiğini hatırlamıyorum. Alan zaten dar bir alandı. Hepimiz alkollüydük. Beklemediğimiz bir anda beklemediğimiz bir kişinin ateş ettiğini görünce şoka girdim. Bu esnada birinin belimden silahı aldığını fark ettim. Kemeri tuttum ancak yetişemedim. Bu esnada silahı almıştı. Dönüp baktığımda Zekeriya yere düşerken ateş ediyordu. Ben bu sırada o anki refleks ile Birol'un da ateş ettiğini anlayınca Birol'un bulunduğu büronun kapısını kapatmak için itekledim. Ben Zekeriya'nın Ferit Ferdi'ye ateş ettiğini görmedim. Zaten o esnada çok sayıda silah sesi vardı. Can korkusu ile kim ne yapıyordu tam olarak ta göremedim. Ayrıca karanlık bir ortamdı" diye konuştu.  

'TAKSİ BULAMADIK, YARALILAR OTOBÜSE BİNDİ'
Silah sesleri kesildikten sonra yaralıları hastaneye götürmeye çalıştıklarını söyleyen Muharrem Şahin, "Silah sesleri kesildikten sonra Zekeriya bana ayağından yaralandığını söyledi. Zekeriya'nın koluna girdim. O esnada Bahadır'ı yerde gördüm. 'Yardım et Zekeriya'yı çıkaralım’ dedim. Bahadır, 'Ağabey bende vuruldum’ dedi. ‘Sen ne ara vuruldun?’ dedim. Zira Bahadır'ın vurulduğu anı fark etmemiştim. Hep birlikte oradan ayrıldık. Çıkar çıkmaz ben 112'yi aradım. Yaralıları kurtarmak için taksi aradım, ancak bulamadım. Bu esnada kızlar da yanımıza gelmişti. Kızlar otobüsü durdurdular. Yaralılar otobüse bindi. Ben olay yerinde kaldım. Gelen polislere teslim oldum" ifadelerini kullandı.  

'KALBİMİN 2 PARMAK ALTINDAN VURULDUM'
Savunmasında Ferit Ferdi Barutçu ile şifreli kapıyı açmadığı için aralarında tartışma yaşandığını anlatan Bahadır Yüksel, "Dışarı çıkarken Ferit Ferdi'nin bana doğru küfür ettiğini fark ettim. Ben dayanamayıp kafa attım. Aramızda bir arbede oldu, Zekeriya Şahin beni tuttu ve çekti. ‘Uzatmayın, terbiyesizlik yapmayın’ diyerek bana kızdı. O sırada Birol Kibar, ‘Hepinizi öldüreceğim. Benim kardeşime nasıl vurursunuz?' şeklinde ifadelerde bulunuyordu. Elindeki silahla bize doğru ateş etti. Ben kaçmak istedim. O esnada vuruldum. Kalbimin iki parmak altından vuruldum. Mermi arkadan çıktı" dedi. 

'KAFALARINA BU AKŞAM SIKACAĞIM'
Olayda kullanılan silahı sakladıkları iddiasıyla tutuksuz olarak yargılanan sanıklar Gözde K. ve Süleyman K.'nın savunmalarının alınmasının ardından, tanıklar dinlenildi. Tanık olarak verdiği ifadesinde olay yaşanmadan hemen öncesinde restoranın ofis kısmından ayrıldığını söyleyen işletme sahibi Mesut K., "İş yerinin resmi ve fiilen sahibi benim. Olay tarihinde Birol Kibar ile söz konusu işletmeme ortak olması konusunda bir süreç yaşıyorduk. Az çok ortak olmuş gibiydik. Ancak daha resmiyet kazanmamıştı. Olay tarihinde 22.30 sıralarında ben rahatsızlığımdan dolayı serum kullanacaktım. O saatlerde Birol Kibar ile karşılaştım. Muharrem Şahin'in rezervasyon yaptırdığını söyledim. ‘Ben iyi değilim. Hastayım, sen ilgilenirsin’ dedim. Birol Kibar'da bana, ‘Haberim var’ şeklinde cevap verdi. Nereden haberi olduğunu bilmiyorum. Sonrasında ben olayın meydana geldiği ofise geçtim. Saat 23.30 gibi Birol Kibar yanıma geldi. Hasta olduğumu anladı. Çok alkollüydü ve çok sinirliydi. Ben koltukta yatarken Murat Kibar'ı aradı, Murat Kibar ile görüntülü konuştular. Konuşma sırasında Birol Kibar, 'Muharrem Şahin ve Zekeriya Şahin'in kafasına bu akşam sıkacağım' şeklinde ifadelerde bulundu. O cümleyi duyunca ben toparlanıp oturdum. Murat Kibar ‘Sakin ol’ dedi. Birol, Murat Kibar'a 'Zekeriya sürekli senin ortağın olduğunu söylüyor. Bu nedir?’ şeklinde sözler söylüyordu. Murat Kibar ise, ‘Sen sakin ol. Onunla benim aramda ticaret var. Onu bana çağır’ dedi. Ben Birol Kibar'a, 'Ağabey sakin ol’ dedim. Bana eli ile dur işareti yaptı. Aşırı derecede alkollüydü. Ben, ‘Tartışmayı kaldıramayacağım’ deyip ofisten ayrıldım. Sonrasında gerçekleşen olayları görmedim" dedi.  

DURUŞMA ERTELENDİ
Avukatların savunmalarını yapmalarının ardından mahkeme heyeti, diğer tanıkların dinlenmesi amacıyla duruşmayı 29 Haziran tarihine erteledi. 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum