Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam

Darıca'nın tapu ve iskan sorunu oldukça fazla!

Tüm Marmara'yı sarsan 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'nin ardından 14 yıl geçmesine rağmen Kocaeli'de deprem öncesi inşaatına başlanan, hasar gören veya görmeyen konutlar konusunda hala kargaşa yaşanıyor. 2009 yılında ilçe olan Darıca'da da kooperatiflerce 1999 depremi öncesi başlanan, depremden sonra da yönetmelikler gereği yapı denetim firmalarına incelettirilip 'sağlam' raporları alınan yaklaşık 8 bin daireye tapu ve iskan verilmiyor.

Darıca'nın tapu ve iskan sorunu oldukça fazla!
30 Mayıs 2013 - 15:10
 Tüm Marmara'yı sarsan 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'nin ardından 14 yıl geçmesine rağmen Kocaeli'de deprem öncesi inşaatına başlanan, hasar gören veya görmeyen konutlar konusunda hala kargaşa yaşanıyor. 2009 yılında ilçe olan Darıca'da da kooperatiflerce 1999 depremi öncesi başlanan, depremden sonra da yönetmelikler gereği yapı denetim firmalarına incelettirilip 'sağlam' raporları alınan yaklaşık 8 bin daireye tapu ve iskan verilmiyor. Kooperatif başkan ve yöneticileri ile daire sahipleri binaların sağlam raporları ellerinde olmasına rağmen belediyenin sürekli olarak çeşitli bahaneler gösterdiğini ileri sürerek "Ne yapacağımızı şaşırdık. Ya tapu ve iskanlarımız verilsin, ya da binalar kusurluysa gelip yıksınlar" derken, belediye başkanı Şükrü Karabacak ise bu sorunun yılların birikimi olduğunu, yönetmeliklere göre hareket ettiklerini ileri sürdü. 
 
ARAYA DEPREM GİRDİ İŞLER KARIŞTI
Kocaeli bölgesinde hemen her ilçede benzer sorunlar yaşanırken, bu konuda en büyük yakınma ise darıca İlçesi'nden yükseliyor. Aynı zamanda inşaat mühendisi olan Ali Ungan, 1997 yılında belde statüsünde iken Darıca Belediyesi'nden verilen ruhsatla 350 dairelik kooperatif daireleri inşaatlarına başladıklarını, araya deprem girdiğini, ancak 2003 yılında imar yasasının değişmesiyle bodrum kat hakkının kaldırıldığını belirterek şunları söyledi:
 
"TUZLA'DA SORUNU ÇÖZDÜLER, BURADA NEDEN ÇÖZÜLMÜYOR?"
"Deprem sonrası değişikliklerle Darıca'daki tüm kooperatifler mağdur oldu. İskan alamadığımız için o dönemden sonra da bu devam etti. Bu problem İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde de yaşandı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Tuzla Belediyesi bu sorunu ortaklaşa çözdüler. Aynı kanunlarımız, aynı partimiz, aynı sistem ve aynı belediyecilik kanunlarıyla orası çözüyor da burası neden çözemiyor? Burada 350 dairemiz var. Elektrik, su aboneliği alındı fakat iskan alınmıyor. Belediye her vesile ile bizi oyalıyor." 
 
"KUSUR VARSA GELİP YIKSINLAR"
Ali Ungan, bu binaların kesinlikle hasarsız olduğunu, gerekli incelemelerin yaptırılıp raporlarının alındığını, zaten Vilayetçe hazırlanan hasarlı binalar listesinde de bunların olmadığını belirterek, " Depremde hasar gören binaların yıkımıyla ilgili listede bu binalar kesinlikle yok. Bu binaları kapsamıyor ve onun listesini Kocaeli Valiliği açıkladı zaten. Binalarımız sağlam, oturabilir ve biz kendi tetkiklerimizi yaptırdık. Ben inşaat mühendisiyim ve binalarımız sağlam. Sadece Darıca'da 7-8 bin konuttan oluşan 20 bin insanı ilgilendiren konu bu. Sadece bizim konumuz değil. Artık bu problem çözülsün. Yanımızdaki belediyeler çözdüler, biz neden çözemiyoruz? Biz diyoruz ki ya ruhsatlarımızı, tapularımızı kat ittifaklarımızı versinler yada gelip yıksınlar. Artık herkes bu sıkıntıyı çekmekten bıktı. 17 yıldır çekilen bu sıkıntıya bir son vermek gerekiyor. "
Yine Darıca'daki kooperatiflerden biri olan 3 blokluk Ata Kooperatifi'nin başkanı Durmuş Kapatan da, Darıca Belediyesi'nden o dönemde meclis kararı ile 5. katların müsaadesini aldıklarını, ancak ruhsat harçlarının fazla olması nedeniyle harçları ödeyemediklerini, 1999 Ağustos ayında da genel kurul yapmaya hazırlanırken deprem olduğunu belirterek şöyle devam etti: "Bizim buradan bir rant elde etme gibi bir durumumuz yok. Zaten bugüne kadar da dairelerde oturuluyor. 4 kata kadar ruhsat var ama 5. katlarımızın iskanı verilmiyor. 5. katta ben kendim oturuyorum. Bu ülkenin yasal bir vatandaşı olmak istiyorum. Ama iskana geldiği zaman ben yokum. Elektriğimiz, suyumuz her şeyimiz var." 
İlke Yapı Kooperatifi Başkanı Halil İbrahim Bektaş ve İyigün Sitesi Kooperatifi Başkanı Necmettin Bıkmaz, "da 1999 yılında iskanların çıktığını, deprem olduktan sonra iptal edildiğini söylediler. Kooperatif Başkanları. bazı binaların yapı denetim firmaları tespitleriyle güçlendirmelerinin de yapıldığını, raporların ellerinde olduğunu, ancak belediyenin şimdi yeniden tespit istediğini belirterek, "Belediyeye gel tespiti yap diyoruz. Yapma imkanlarının olmadığını söylüyorlar. Üniversiteden istiyorlar. Bunu en ucuz yapan Sakarya Üniversitesi bir bina için 100 bin liranın üzerinde para talep ediyor. Diğer özel üniversitelerde fiyat iki misli. Bunun altından kimse kalkamaz" diye konuştular."
 
BELEDİYE BAŞKANI NE DİYOR?
Darıca Belediye başkanı Şükrü Karabacak ise, bu kooperatif binalarının depremden önce inşa edildiğini, Kooperatif yönetimlerinin yanlış uygulamaları neticesi fazla kaçak katlar bulunduğunu belirtti. "Müracaatı yapılmamış bloklar var. Bunlar bugüne kadar gelmiş. Hak sahipleri ile zaman zaman görüşmeler yapıyoruz. Ama maalesef o kooperatifleri kuran insanların ortadan kaybolduğunu görüyoruz. Sadece daire sahiplerini muhatap olarak görebiliyoruz. Onlar da birlikte hareket etme şansını yakalamıyorlar." dedi. Başkan Karabacak şöyle devam etti:
 
"BİZİM TEKNİK ŞARTLARIMIZ VE EKİBİMİZ YETERLİ DEĞİL"
"Biz 2004 yılında göreve geldik. 1999 yılında deprem oluyor. O günden bugüne gelen sürede bizim çözmeye çalıştığımız konu öncelikli olarak binaların depreme dayanıklı olup olmadığı. Gerek bizim, gerek kooperatif sahiplerinin yaptıracakları teknik analizler olması gerekiyor. Bizim teknik şartlar ve kadromuz buna yeterli değil. Özellikle üniversite aracılığıyla numuneler alınması gerekiyor. Bu binaların röntgenin çekilmesi gerekiyor. Bizim teknik bir ekibimiz yok. Bu sadece Darıca`nın sorunu değil, hatta Türkiye`nin sorunudur bu. Kooperatiflerde geçmiş yıllardan kalan bu tür sorunların çözümü ile ilgili özellikle kaçak katların olmasından dolayı, örneğin 4 kat imar izni var 6 kat yapmışlar. Bununla ilgili meclis, bakanlık tarafından bir çalışma yapılmasının şart olduğunu düşünüyorum."
 
VATANDAŞIN DA KONUYU ÇOK İYİ ANLAMASI LAZIM
Başkan Karabacak, bina sahiplerinin ellerinde yapı denetim firmalarından alınmış raporlar olduğu hatırlatıldığında ise, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Teknik şartlara uygun olmayan güçlendirmeleri bizim kabul etme şansına sahip değiliz. Vatandaşlarımız geçmiş dönemde güçlendirmelerini yaptıysa ve bunu belgelendiriyorsa biz zaten bunu kabul ediyoruz. Ama rastgele hiçbir teknik destek alınmadan yapılan güçlendirilmeleri kabul etmemiz mümkün değil. Belge sunanları çözüyoruz. Hasarlı olarak tespit edilmiş bir binanın yeterli oranda teknik güçlendirilmesini yapılmamışsa o binada oturmaya müsaade etmiyoruz. Biz önümüzdeki bize verilen yetkiler ve kanunlar, mevzuatlara göre davranmak zorundayız. Bunlarla alakalı da mutlaka bir çözüm yolu olması lazım. Bu kadar insanı da mağdur edecek değiliz. Bayındırlık Bakanlığı, Büyükşehir ve belediyeler olarak bizler bir çıkış yolu aramanın peşindeyiz. Nasıl çıkacağız? İnşallah bir çözüm yolu bulacağız. Vatandaşın da konuyu çok iyi anlaması lazım. İskan alabilmesi için şartlar var ve o şartları yerine getirmesi lazım.“