CHP'li eski meclis üyesinden YSK Üyeleri için suç duyurusu
31 Mart Yerel Seçimleri öncesinde CHP’den Darıca Belediyesi Meclis üyeliği yapan Avukat İbrahim Karslı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Seçimlerini iptal eden YSK Üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunacağını açıkladı.
Avukat İbrahim Karslı kendisine ait sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, ‘’ YSK kararları Anayasa Mahkemesi'ne götürülemiyor. Ancak "yok hükmünde" sonuç doğuracak bu durum Anayasa Mahkemesi'nin yetkisi dahilinde. Konunun bir an önce Anayasa Mahkemesi'ne taşınması gerekiyor.
Anayasa Mahkemesi YSK kararının usule aykırı olduğunu belirlerse YSK'nın hemen yedek üyelerimi karara katmadan asil üyelerini seçmeli ve bu asil 7 üye ile toplanıp, konuyu bir kez daha karara bağlaması gerekiyor.
Kararları geri yürümeyen Anayasa Mahkemesi bu kararı 23 Haziran'dan önce vermek durumunda ki, ortaya bir kaos çıkmasın.
YSK’nın kendi içtihatlarını ve Anayasayı ihlal eden kararları Darbe niteliğindedir ve cezası müebbet hapistir.’’ şeklinde görüş belirtti.
Bir takipçisinin, CHP Genel Başkanı veya Ekrem İmamoğlu’nun neden başvuru yapmadığı şeklindeki sorusunu da cevaplayan Karslı, ‘’ ben bildiğimi yazdım partiye mail de attım danışmanları ve avukatları değerlendirsin belki Anayasa Mahkemesine de güvenmiyorlar ya da böyle bir başvurunun siyaseten sürece zarar vereceğini düşünüyorlar
Normalde Bu kurullarla gidilen tüm seçimlerin iptali gerekir benim hukuki görüşüm’’ şeklinde cevapladı.
Avukat İbrahim Karslı’nın sosyal medya hesabından paylaştığı yazının tam metni şöyle;
YSK nın aldığı karar yok hükmündedir bu haliyle Anayasa Mahkemesinin denetimine tabidir. YSK üyeleri suç işlemiştir ve bu suç Anayasal Sistemi zorla değiştirmek yani TCK 309 dur bu suçun ceza zamanaşımı 30 yıldır.
Anayasa'nın 79. Maddesi açık : Yasama Bölümü içinde yer alan ve seçimlerin genel yönetim ve denetimini yürüten YSK 7 asil ve 4 yedek üyeden oluşuyor. Asil üye olmadığında yedek üye devreye giriyor.
Bu üyelerin altısı Yargıtay, beşi Danıştay Genel Kurullarınca, kendi üyeleri arasından üye tamsayılarının salt çoğunluğunun gizli oyu ile seçiliyor.
Üyeler de, salt çoğunluk ve gizli oyla aralarından bir başkan ve başkanvekili seçiyor ve seçimlerin genel yönetim ve denetimini yürüten YSK 7 asil ve 4 yedek üyeden oluşuyor. Son yıllarda Her nasılsa YSK başkan ve başkan vekilini seçiyor ama Anayasanın 79. Maddesine aykırı olarak yedek üyelerini belirlemiyor böylece aralarında Anayasayı ilga ediyorlar.
Bu 11 üye toplanıyor, Önce bir başkan ve başkanvekili seçiyor. Geriye kalan 9 üye arasından kura çekimiyle Yargıtay'dan iki, Danıştaydan iki olmak üzere dört üye de yedek olarak belirleniyor.
YSK, başkan, başkanvekili ve yedek üyeler dışında kalan 5 üyeyle birlikte 7 üyeden oluşuyor.
Anayasa YSK'nın kararlarını bu 7 üye ile vermesini öngörüyor. 7 asil üyeden eksik olursa dört yedek üye arasından seçilecek isimle tamamlanıyor.Son zamanlarda Anayasaya aykırı olarak yedek üyeler belirlenmeyerek tüm üyelere asıl üye gibi oy kullandırılıyor.
Anayasa bunu öngörürken YSK'nın 6 Mayıs'ta 11 üyeyle oturup karar vermesi, hele 4 üye karşı oy verirken çoğunlukla karar vermesi hukuken sakat bir toplantı usülünü ortaya koyuyor. Asıl üye varken yedek üye oy veremez verdiği oya hukuken sonuç bağlanamaz .Aşağıya örnek bir YSK kararı koydum son yıllar 2014/2019 dışında kararlar 7 asil üye ile alınmış 11 üyeli bir karar yok...298 sayılı Kanunla Anayasa değiştirilemez.Bunu hukuk 1.sınıf öğrencileri bile bilir. Anayasa ve kanun yedek üyelerin de asıl üyeler gibi kararlarda oy sahibi olmasını istese idi, üyeleri asıl ve yedek diye ayırmasına gerek yoktu ki.
YSK kararları Anayasa Mahkemesi'ne götürülemiyor. Ancak "yok hükmünde" sonuç doğuracak bu durum Anayasa Mahkemesi'nin yetkisi dahilinde. Konunun bir an önce Anayasa Mahkemesi'ne taşınması gerekiyor.
Anayasa Mahkemesi YSK kararının usule aykırı olduğunu belirlerse YSK'nın hemen yedek üyelerimi karara katmadan asil üyelerini seçmeli ve bu asil 7 üye ile toplanıp, konuyu bir kez daha karara bağlaması gerekiyor.
Kararları geri yürümeyen Anayasa Mahkemesi bu kararı 23 Haziran'dan önce vermek durumunda ki, ortaya bir kaos çıkmasın.
YSK’nın kendi içtihatlarını ve Anayasayı ihlal eden kararları Darbe niteliğindedir ve cezası müebbet hapistir.
Bu beyler hakkında suç duyurusunda bulunacağım.Bu üyeleri Atayan kim bilin bakalım :???
Türkiye’ye adaleti avukatlar getirecek...81 ilden 50 Baro adaletin tecelli etmesi için nöbet tutacak.
Biz çocuklarımızın yüzüne bakabileceğiz...
Av.İbrahim Karslı