''Başkanlık sistemi de yeni anayasa da en öncelikli hedefimizdir''

 Darıca'da ikamet eden 1972 Malatya doğumlu olan Öztürk, ''Türkiyemiz için Başkanlık sistemi de yeni anayasa da en öncelikli hedefimizdir'' dedi.

SİYASETİ NEDEN TERİH ETTİNİZ?

M-Ö: Siyaset bir hizmet alanı, sektörler arasında nasıl isimlendirme varsa, siyaseti de bir hizmet sektörü olarak algılayabiliriz. bu yaşıma gelene kadar sürekli olarak hep paylaşmayı, vermeyi çok seven bir insan oldum. Dolayısıyla insanlara, dostlarıma, yakın arkadaşlarıma yapmış olduğum hizmetler sonrasında piştiğimi, yeterince olgunlaştığımı düşündüm. Artık bu faydalı olduğum alanı genişleterek, milletime ve ülkeme hizmet etmek istiyorum. Bu sebeple siyasete girdim.

AK PARTİ'NİN YERELDE VE GENELDE POLİTİKALARINI NASIL BULUYORSUNUZ? NEDEN AK PARTİ?

M.Ö: Çocukluğumdan beri okuduğum okullar, büyüdüğüm çevre, yetiştiğim mahalleler, aile yaşantım tüm verilerle ben Atatürk ilke ve inkilaplarıyka yetiştirilmiş, büyütülmüş bir ferdim. Ancak bugün Atattürk'ümüzün kurduğu partinin Atatürk'e en büyük zararı veren parti olduğunu düşünüyorum. Kendi kişisel kanaatimdir bu. Ve sonrasında MHP'nin de Türklere ve Türklüğe en büyük zararı veriyor. HDP'de Kürtlere ve Kürtlüğe en büyük zararı veriyor. Siyaset hizmet için vardır. Ak Parti hizmet noktasında zirvede olan bir parti. çok zor günler geçirdik ülke olarak. Ancak 2002 yılından itibaren ülkemizde partimiz sayesinde bir çok şey değişti. Gençlerin bir çoğunun bunları algılaması mümkün depil. Ak Parti'nin gelmiş olduğu başarı noktası tartışmaya açık bir konu değildir açıkçası.

VEKİL SEÇİLDİĞİNİZ TAKDİRDE NELER KATMAYI PLANLIYORSUNUZ?

M.Ö: Ben yenilikçi bir profilim aslında. Mesela simit eskiden tablada satılıyordu. Artık sarayda satılıyor. Ve dolayısıyla da Ak Parti hükümeti, bu revizyonu yakalamış. Bunu fazlasıyla başaran bir partinin ferdi olmak benim için gurur verici bir şey. Benim hedeflerimin hepsi zaten Ak Parti'nin 2023 hedeflerinde mevcut. Dünyanın bir çok ülkesini senede bir kaç kez eşimle gezerim. Hayallerimden biri dünyanın en büyük müzelerinden birini ülkemize kazandırmak. Turizmi daha da ayağa kaldırmak gibi hayallerim var. Ülkemiz bu konuda gerçekten cennet. Ben parti programının dışına çıkma gibi bir lükse sahip değilim. Hayallerini gerçekleştirmiş nadir insanlardanım. Bu yüzden bir çok hayalim var bunlar da parti programıyla yürütülür. 

BAŞKANLIK SİSTEMİNE NASIL BAKIYORSUNUZ?

M.Ö: Gelişmiş tüm ülkelerde uygulanan bir sistemdir. Bu olmak zorunda olan bir sistemdir. Ülkemizin vakit kaybetmemesi lazım. Otobanda durulmaz, geri dönülmez. Ecevit döneminde Cumhurbaşkanıyla yaşadığı tartışmalardan binlerce sanayici ve yatırımcı zarar görmüştür. Tüm bunlara ilaç Ak Parti'nin o günden bu yana uyguladığı doğru politkalardır. Ama bizim bundan sonra yeni Türkiye'yi büyütmek için başkanlık sistemi ve yeni bir anayasaya ihtiyacımız vardır.

ÇÖZÜM SÜRECİYLE İLGİLİ DÜŞÜNCELERİNİZ NELERDİR?

M.Ö: 780 bin kilometre olan ülkemiz insanlarının Edirne'de ya da Kars'ta doğması insanların elinde olan birşey değil. Dolayısıyla biz 780 bin kilometrelik bir ülkeyiz. İnsanları çilekli, frambuazlı ya da vanilyalı diye ayırmak bilakis günahtır. Artık şehit haberleri gelmiyor. Ne Türk anaları ne de Kürt anaları ağlamıyorlar. Dolayısıyla artık bu geri dönülemez yolda barış içinde yaşıyoruz. Bunun alternatifi yoktur, diğer partilerin de zaten cesareti yoktur. Takım tutar gibi parti tutulmaz. Herkes insanları ancak ve ancak edep, ahlak yapılarına göre sınıflandırabilir. Onun dışında bunları yapmak ayıp ve günahtır.

BUNUN DIŞINDA ÖZEL BİR MESAJ VERMEK İSTERMİSİNİZ?

M.Ö: Bu ülke hepimizin. Coğrafi olarak dünyanın en güzel ülkesine sahibiz. Tüm vatandaşlarımızın yaşadığı bu güzel coğrafyada herkesin güler yüzle birbirine selam vermesini diliyorum. En büyük temennim, herkesin gülmesi, mutlu olmasıdır. Hz. Peygamberin (SAV) Hadis-i Şerifi'nde olduğu gibi 'Güleryüz cömertliktir' Dolayısıyla da inşallah o noktalara en tez zamanda ulaşırız.