Trabzon Yunan ise Darıca'da mı Yunan oluyor ?
Makara gibi, değirmen taşı gibi şeylerin ortasına geçirilen mil…
İşte bu mil, iki ağır değirmen taşını bir hizada tutar. Bu mil sayesinde taşların birbirinden çıkması ve ayrılması ise hayli zordur.
O milin adı, ‘’Zıvana’’dır…
Atalarımız ise bundan esinlenerek sinirlenmesi çok zor olan insanların artık sinirlenmekten başka çarelerinin kalmayarak taşkınlığa sebep olduklarında ’’Zıvanadan çıktı’’ deyimini kullanmışlar…
Osmanlı’nın zor günler geçirdiği ve Türk Milleti’nin ayakta kalma mücadelesi verdiği Kurtuluş Savaşı sırasında yüzyıllardır ayrım yapmaksızın bağrımıza bastığımız Rumlar, Samsun ve Rize’yi de içerisine alan Trabzon Vilayeti’nde Türk düşmanlarıyla birlikte hareket ederek, o bölgede bağımsız bir devlet kurma hayaliyle Pontus Rum Cemiyeti’ni kurdular.
Bunlar, bir de Pontus adında bir gazete çıkararak açıktan açığa propaganda yaparlarken 25 Bin kişiden oluşan bir çeteyle de dağlara çekilmiş ve yıllardır birlikte yaşadıkları Türkler’i yok etmeye, köy ve kasabaları yakıp yıkmaya başlamışlardı.
TBMM’nin kurduğu merkezi ordu ise harekete geçerek bu ve benzer cemiyetleri 1921 yılında ortadan kaldırmıştı.
1922’de Lozan Konferansı toplantıları sonrası Türkiye - Yunanistan arasında ‘’ Nüfus Mübadelesi Antlaşması’’ kabül edilerek geride kalan 193 Bin Rum, 1923 yılı başında vapurlarla Yunanistan’a göç etti. bunun sonucunda ise Trabzon’da Rum ahalisi de kalmamış oldu.
Darıca…
Cumhuriyet Dönemi öncesi burası Rum kasabasıydı..
Ve..
Burada oturan Rumlarca Darıca’nın adı, ‘’Aruca’’ olarak anılıyordu.
Aynı antlaşma gereği, buradaki Rumlar Yunanistan’a gönderilmiş, Girit ve Drama’da yaşayan Müslüman Türkler’in bazıları ise Darıca’ya yerleştirilmişti..
Buraya kadar, yazılanların özeti, bir zamanlar Trabzon ve Darıca’da Rumlar’ın yaşam sürdüğü ve daha sonra da tamamının Yunanistan’a gönderildiğidir.
Cumhuriyet öncesinde, Rumların, Trabzon’da yaşayıp bir devlet oluşturmak için cemiyet kurmasından yola çıkanEsenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu ise zır cahil bir insanın dahi telaffuz dahi edemeyeceği şeylerden bahsederken şak diye bir laf edip Trabzonlular’ı Yunan’a benzetti…
Pranoid Bozukluk belirtileri olduğu aşikar olan bu arkadaş, demek ki, Ekrem İmamoğlu, Darıcalı olsaydı aynı benzetmeyi Darıca için kullanacaktı !..
23 Haziran’da yapılacak olan İstanbul Büyükşehir Belediye Seçimini abidik gubidik işlere girmeden bileğinin hakkıyla kim kazanır sa kazansın benim için bunda sorun yok..
Yarın, Kurtuluş Savaşı’nın başlamasının 100. Yıldönümü olan 19 mayıs Ulusal Egemenlik Bayramı’nı kutlayacağız.
Böyle önemli bir günün arefesinde sadece bir kaç oy için nedir yahu bu gözü dönmüşlük ?
Ulan, Kürt, Türk, Laz, Çerkez, alevi Sünni diyerek ayırım yapanları gördük duyduk da, Kurtuluş mücadelesinde ekmek yediği çanağa tüküren Rumlar’la kelle koltukta savaişan Topal Osman’ın torunlarına Yunan diyebilecek kadar edepsizleşeni ilk defa duyduk !..
Ne diyeyim ki ?
Beni bile zıvanadan çıkartınız ya!..
Yazıklar olsun size !..