Hükümet sınavdan geçiyor!
Taksim olaylarının başlangıcından 1 gün önce, MHP’nin Darıca Belediye Başkan Adayı Arif Gülen’le yaklaşık olarak yarım saatlik bir görüşmemiz oldu… Gülen’in isteği ve ricası üzerine yaptığımız görüşmelerin satır aralarında, tam olarak belirgin olmasada seçimlerde her şeyin kendisinin umduğu gibi olamayacağını vurgulamak istedim. 45 bin oy alacağının iddiasını sürdüren Arif Gülen’e, bu şekildeki telaffuzların bazen olumsuz olarak geri tepebileceğini izah ettim kendimce…
Ancaaaakkkk !....
Koca bir paragraf açarak, belediye başkanı olunabilinmesinin sadece partilerin aday isimlerine endeksli olmayıp, mevcut hükümetin, seçime kadar olan süreçte, dışişleri ve içişleri başta olmak üzere, toplum üzerinde alacağı kararların, yani icraatlarının da etkili olacağını anlatmaya çalıştım…
Bu anlattıklarımın üzerinden henüz 1 gün geçmesine rağmen, Taksim’deki olaylar patlak verdi!..
Ağaçların kesilmesine karşı 400-500 kişinin başlattığı eylem, daha sonra binlerce hatta milyonlarca insanın katıldığı Ak Parti’ye yönelik protestoya dönüştü!... Mesele, sadece bir parkın korunması olmaktan çıkarak, hükümete karşı olan bir başkaldırıya dönüştü!
Son bir aydan bu yana her yerde olaylar var!... Bu olaylara müdahale eden polisin, sokaktaki insana gözü kapalı daldığı ve orantısız güç kullanarak meydana inenlerden adeta hınç aldığını kimse inkar edemez!... Öfke birikimlerinin sonrasında patlak veren tüm olayların sorumlusunu ‘ birkaç provakotörün işi!’ olarak da göstermek doğru olmaz!..
Taksim olaylarının tam göbeğinde yer alan binlerce göstericiye ülke genelindeki her kentten binlerce insan katılım sağladı, şu an Taksim olaylarına neden olan göstericilere yurt dışında da yine binlerce kişiden destek geliyor … Bu olaylar, yeniden Cumhuriyet Mitingleri’nin başlayacağını gösteriyor. Ülke genelinde yapılması muhtemel olan Cumhuriyet Mitingleri zannımca birkaç gün içinde başlayacak gibi… Bunun nedeni birkaç provakotör değil elbette, son aylarda polisin her olayda masum insanlara dahi sürekli gaz sıkmasıdır. Bunun nedeni Tayyip Erdoğan’ın ‘ben yaptım oldu’ şeklindeki despot yaklaşımı ve ‘tek adam’ olma inadının doğurduğu etkendir ne yazık ki!..
Gelişen olayların ardından, muhalif parti mensupları ilk defa iktidara karşı kol kola girdi. Futbol kulübü taraftarı ilk defa bu nedenle kenetlendi…
Bu nedenledir ki, mesele Taksim’deki ağaç değil, mesele gezi parkı da değildir, mesele, vatandaşın hükümete olan isyanının artık net olarak ortaya çıkışıdır…
Tüm bunların yanı sıra, Türkiye’de arzu edilen seviyede, ciddi bir muhalefeti ortaya koyamayan CHP’nin toplumsal olayları da fırsat bilerek Taksim’e ev sahipliği yapmaya kalkışmasıdır…CHP’nin, hükümete karşı ciddi olarak yapamadığı muhalefet, vatandaşların sokağa dökülmesine neden olmaktadır, iş çığırdan çıkmıştır!... İktidar iktidarlığını, muhalefet muhalefetliğini yapamaz hale gelmiştir!... Emniyet Teşkilatı’nın en tepesindekiler ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı da buna ayak uydurunca Taksim olayları da kaçınılmaz olmuştur. Kimse artık sağduyulu davranmıyor, olan ise memlekete oluyor. ‘Elin gavuru’ dediğin adam da bu fırsatı kaçırmayarak Türkiye’ye vurdukça vuruyor !..