Emek Partisi: "Eğitim haktır, tüm okul masrafları devlet tarafından karşılanmalıdır"

Emek Partisi Kocaeli İl Örgütü yeni eğitim öğretim yılına ilişkin İzmit Yürüyüş Yolu üzerinde açıklama gerçekleştirdi.

Açıklamaya parti üyelerinin yanı sıra Eğitim Sen Kocaeli Şubesi, Kocaeli Ekmek ve Gül Kadın Dayanışma Derneği, TİP, HDP, SYKP üye ve yöneticileri de destek verdi. Emek Partisi İl Başkanı Arzu Erkan yeni eğitim öğretim yılının ağır bir ekonomik tabloyla başladığını söyleyerek “Kırtasiye ürünlerinin fiyatının bir önceki yıla göre 3 kat arttığı bugünlerde çocukların okul ihtiyaçlarını karşılamak neredeyse imkansız. İğneden ipliğe her şeye zam gelirken, en son doğalgaz ve elektriğe yapılan yüzde 20’lik artışla faturalar kabarırken, yüksek enflasyon karşısında alım gücümüz düşerken, okul masrafları zaten olmayan bütçemizi daha da zorlayacak. Çünkü her şeyin fiyatı artarken, çarşı pazarda etiket fiyatlarının değişimine yetişemezken, bizim maaşlarımız artmak şöyle dursun eridikçe eriyor ” dedi.

HANGİ ASGARİ ÜCRETLİ ÇOCUĞUNA ÇANTA, SULUK, AYAKKABI, OKUL KIYAFETİ ALABİLİR?

Erkan, okula yeni başlayan bir öğrenci için hazırlanan okul çantasını göstererek; “Bu çantanın içinde hiçbir şey olmadan fiyatı 150 TL. Makas, sulu boya, kuru boya, kalem, defter gibi ürünler var. Okula yeni başlayacak bir öğrenci için bu en temel zorunlu ihtiyaçların fiyatı 741 TL tutmuş. Geçen yıl biz bu çantayı içindeki ürünlerle 375 TL’ye alabiliyorduk. Çok fazla söze gerek yok, işte bu memleketin emekçilerinin tablosu budur. Bizler 5.500 TL asgari ücretle kiramızı ödememizi, mutfak masraflarını karşılamamızı, elektriği doğalgazı ödememizi yetmiyor çocuklarımızın okul masraflarını karşılamamızı bekliyorlar. Türk-İş’in araştırmasına göre ağustos ayında 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 6 bin 889 lira, yoksulluk sınırı ise 22 bin 42 lira.  Asgari ücret açlık sınırının bin 339 lira gerisinde kalmışken hangi asgari ücretli çocuğunun okul masraflarını karşılayabilir? Hangi asgari ücretli çocuğuna çanta, suluk, ayakkabı, okul kıyafeti alabilir? Soruyoruz, hanginizin maaşı yoksulluk sınırı olan 22 bin 442 liranın üzerinde?  Aranızda bu rakama, yoksulluk sınırına yaklaşabilen var mı” diye sordu.

EĞİTİM HAKKINDAN SADECE PARASI OLAN YARARLANIYOR

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in “bütçe göndermediğimiz okul kalmadı” şeklindeki açıklamalarını hatırlatan Erkan “Öyleyse neden okula ilk kez kayıt olan öğrencilerden bağış adı altında kayıt paraları alınmaya devam ediyor? Neden hala fotokopi için A4 kağıdı, ıslak mendil, kağıt havlu, tuvalet kağıdı gibi hijyenik ürünler velilerden isteniyor? Biliyoruz ki bakanlık bütçesinden devlet okullarına ayrılan pay devede kulaktır. Esas aslan payını alan özel okullardır. Bütçeden devlet okullarına ayrılan pay küçültülürken, özel okullar ise verilen teşvikler ve vergi indirimleri ile adeta kayırılmaktadır. Anayasada, eğitim ve öğrenim kimsenin yoksun bırakılamayacağı bir hak olarak tarif edilmiş, devlet okullarında ve parasız olduğu belirtilmişse de uygulama böyle değildir. Neredeyse her devlet okulunda kayıt parası, bağış, temizlik, araç gereç yardımı gibi adlar altında velilerden para talep edilmektedir. Eğitim piyasanın insafına terk edilmiştir ve eğitim hakkından sadece parası olan yararlanabilmektedir” dedi.

BARINMA SORUNU BİR AN ÖNCE ÇÖZÜLSÜN

Üniversitelerin açılmasıyla birlikte milyonlarca öğrencinin barınma ve beslenme sorunu ile karşı karşıya olduğunu ifade eden Erkan, KYK yurtlarında odalardaki yatak sayısı artırılarak, penceresiz odaları odaya çevrilerek bu sorunların çözülemeyeceğini, milyonlarca gencin eğitim masraflarını karşılayabilmek için güvencesiz şekilde çalışmak zorunda bırakıldığını belirtti.

Emek Partisi olarak gençlerin ve çocukların gerici sermaye düzenine, geleceksizliğe terk edilemeyeceğini belirterek taleplerini sıraladı:  

-Nitelikli, parasız, bilimsel, laik, anadilinde ve demokratik bir eğitim istiyoruz.

-Eğitim emekçileri dahil tüm ücretli çalışanların maaşları yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmalıdır.

-Yoksulluk sınırının altında geliri olan tüm yurttaşlara eğitim yardımı yapılmalı, kırtasiye ürünleri devlet tarafından karşılanmalıdır. Toplu sözleşmelerdeki öğrenim yardımı miktarı arttırılmalıdır.

-Üniversite öğrencilerinin beslenme ve barınma sorunları bir an evvel çözülmelidir.

-Tüm devlet okullarında öğrencilere bir öğün ücretsiz, sağlıklı yemek verilmelidir.

-Temel tüketim ürünleri ve hizmetlere yapılan zamlar durdurulmalı, yeni zam yapılmamalıdır.

OKULDA 1 ÖĞÜN ÜCRETSİZ SAĞLIKLI YEMEK HER ÇOCUĞUN HAKKI

Kocaeli Ekmek ve Gül Kadın Dayanışma Derneği’nin sürdürmekte olduğu ‘Okulda 1 öğün ücretsiz sağlıklı yemek her çocuğun hakkı’ kampanyasına destek çağrısı da yapılan açıklamada söz alan dernek başkanı Selda Arslan “ Ekonomik kriz koşulları en çok biz kadınları etkiliyor. Okulların açılmasıyla birlikte bilyonlarca kadın dolmayan Pazar torbalarının yanı sıra beslenme çantalarının kaygısına da düşüyor. Mayıs ayında başlatmış olduğumuz bu kampanyayı, stantlar açarak, kapı kapı gezerek büyütmeye çalışıyoruz. Beslenme hakkı, eğitim hakkının vazgeçilmez bir parçasıdır. Bu nedenle de tüm Kocaeli halkını bu kampanyaya destek vermeye çağırıyoruz” dedi.

BU TABLOYLA MI ÖVÜNÜYORLAR?

Açıklamada söz alan Eğitim Sen Kocaeli Şube Sekreteri Ömer Furkan Özdemir “Türkiye OECD ülkeleri arasında çocuk yoksulluğunda birinci sırada. Bu ülkede milyonlarca öğrenci okula aç gidiyor, yoksulluk çekiyor. Bu tabloyla mı övünüyorlar? Bu kent deprem görmüş bir kent ve biz sendika olarak yıllardır depremde hasar alan okul binalarının yenilenmesi gerektiğini söylüyoruz. Koskoca bir pandemi döneminde uzaktan eğitim esnasında yenilenmesi gereken binalar rant uğruna bu yıl tam da okullar başlarken yenileniyor. Yüzlerce öğrenci başka okullara yönlendirildi, servis parası ya da ekstra yol parası vermek zorunda bırakılıyor. Kocaeli Üniversitesi’nde son 2 yılda yemekhane fiyatına yapılan zam %200’ü bulmuş vaziyette. Bugün pek çok öğrenci okulda ikinci öğünü yemek istediğinde 4 katı fiyat ödemek zorunda kalıyor. Bu çok açık ki bir soygundur” diye konuştu.