Darıca'da Metro tartışmaları imza kampanyasına dönüştü

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi imkanları ile Darıca Sahil ile Gebze OSB arasında yapılacak metro hattının Darıca merkezindeki istasyonu için yapılan kamulaştırmada vatandaş itirazlarına henüz somut bir yanıt getirilmedi.

KBB Genel Sekreteri İlhan Bayram’ın Büyükşehir Meclisi’nin son toplantısında, CHP KBB ve Darıca Belediye Meclis Üyeleri İbrahim Karslı’nın sorusuna verdiği yanıta göre, Büyükşehir Belediyesi itirazları kaile almayacak. Zaten bir hukuki varsayıma göre kamulaştırmaya maruz tutulan yerler olduğu için vatandaşa yargıya başvurma hakkı sadece tespit edilen fiyata itiraz etmesi halinde tanınıyor. “Mesele yargıya taşınır mı, taşınmaz mı?”, “Yargıya taşınırsa metro istasyonunun yerinde değişim olur mu olmaz mı?” sorularının yanıtını kamulaştırma alanı içinde kalan yerler ile alternatif yerleri gezerek ve 36 yıldır oturdukları bina yıkılacak olan, imza kampanyasının öncüleri Sevda ve Selma Kam Gebze Gündemi'ne konuştu.  Bireysel olarak başlattıkları ve ilgili yerlere yollayacakları imza kampanyasında 1000 sayısına ulaşmaya 40 kişi kala, geçtiğimiz hafta içinde yaptığımız görüşmede çok ilginç ayrıntılar da ortaya çıktı. Sevda ve Selma Kam Kardeşler, Darıca’ya 36 yıl önce İstanbul’un Bayrampaşa İlçesi’nden aileleri ile birlikte göç etmişler. İstanbul’un Bayrampaşa İlçesi’ndeki dört katlı binaları ile birlikte arsayı satıp Darıca’da iki parsel edinmişler. Parsellerden birini bahçe olarak değerlendirirken Bayrampaşa’da sattıkları yerlerinin parası o iki arsayı almaya ve iki katlı binayı dikmeye yetmiş. Üçüncü katı Sevda Kam eklemiş. Beş kardeşler. Kamulaştırma ile ellerinden alınmak istenilen arsanın ve binanın beş ortağı var. Kam Kardeşler, Darıca’ya metro istasyonunun kurulacağı yerden ötürü yerlerinin kamulaştırma kapsamında olduğunu askı sürecinin son iki günü içinde, tesadüfen öğrenmişler. Bir gün kala ahali ile toplanıp askının, diğer tanımla itiraz süresinin son günü dilekçelerini KBB’ye vermişler. KBB’nin çiçeği burnunda genel sekreteri İlhan Bayram o itirazların çok kaile alınmayacağını Büyükşehir Meclisi’nde ifade etmişti ancak bir de imza kampanyası başlattılar. Kardeşlerden Sevda Kam, Gebze Gündemi’ne yaptığı değerlendirmede konuya ilişkin şunları söyledi:   KENDİ BİLGİLERİ DOĞRUYMUŞ
“Özel sektörde yönetici asistanlığından emekliyim. Eski çalıştığım işyerinden, mühendis arkadaşlarım var. Yetkililere gerek duymaları halinde o arkadaşlarımın AutoCAD programı kullandıklarını aktardım. 200 bin lirayı (İstasyon yeri keşif bedeli) heba etmek istemiyorlarsa, “Biz de bir gözden geçirelim, hiçbir ev yıkılmadan gerekli yerleri biz de bulalım” dedik. Ama onlar yardım edilmesini kabul etmediler ve kendi bilgilerinin doğru olduğunu söylediler.   KARAOSMANOĞLU BİZİ ARADI
Ertesi gün Başkan Karaosmanoğlu’nun kendisi aradı. ‘Böyle böyle bir konu varmış’ dedi. Ben de durumu anlattım. Ama telefonda ilk sözü, ‘Siz bu bilgiyi nereden öğrendiniz?’ oldu. Ben de kendisine, ‘Sizin bu lafınız üzerine ben art niyet ararım. Siz zaten gizli saklı yaptınız. Biz buradaki Darıca Belediyesi’ne gidip askıda ne olup bittiğine ‘Bilmiyoruz’ diye yanıt arıyoruz. Kocaeli’nden (Merkez İlçe İzmit’te askıya alınan plandan) askıya alınan plandan, nereden haberimiz olsun?’ dedim. ‘Biri gitti ezkaza gördü, haber verdi.’ Askıdaki 28’nci günün akşamı yani itiraz süresinin dolmasına iki gün kala duyduktan sonra askının 29’ncu gün herkese haber verip o gün toplandık. 30’ncu yani ertesi gün de itiraz dilekçelerimizi İzmit’teki Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ne verdik. Belediyeye ait dilekçelerin kabul edildiği beyaz masa birimine üç ayrı yere; Ulaşım Daire Müdürlüğü’ne, Belediye Meclisi’ne, Şehircilik ve Planlama Müdürlüğü’ne iletilmesi amacıyla verdik. Ve ardından bize randevu verildiğinde gittik ve, ‘Buradaki evleri almaktansa müsait boş arsalar var. Neden oralara yönlenmiyorsunuz?’ dediğimizde, ‘Onların da sahipleri var’ dediler. Evet doğrudur ama o arsaların üzerinde emlak, bina yok. ‘Kişileri evsiz barksız bırakmamalısınız’ deyip oralara yönlenebileceklerini söyledik.   İMZALARI CUMHURBAŞKANI'NA GÖNDERECEĞİZ CİMER’in (Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi) telefonunu aldım ben. Pazartesi günü hem toplu olarak CİMER’e telefon edeceğiz. Hem bunu (imzaları) elden teslim etmeyi düşünüyorum. Darıca ve Kocaeli Büyükşehir Belediyeleri, Meclis ve Cumhurbaşkanlığı ile AK Parti ve CHP’nin Kocaeli İl Başkanlıkları’na teslim etmeyi düşünüyorum. Sembolik olarak 1000 imza topladım. Nereler gerekiyorsa oralara vereceğim. Ama istiyorlarsa ve bizi zorluyorlarsa, bütün Darıca’dan toplarız. Yedi kişilik planlama komisyonuna yönlendirildik. Kararlarını bekliyoruz. Bir de şöyle bir şey var. Biz bu mahalleliler olarak 35-36 senedir birbirimizi tanıdığımız için haber zaten çok çabuk yayılır. Şimdi komşuluğun kalmadığı söyleniyor ya. Burası gecenin 1’ine 2’sinde bile kapılarını çalıp, ‘Yardıma ihtiyacım var’ diyebileceğiniz derecede komşuluk ilişkisinin hala sürdüğü bir yer. Gece yarılarına kadar bahçelerde oturup sohbet edebileceğimiz, çekinmeden evlerine girebileceğimiz insanlar. Şu anda böyle komşuluk pek yok zaten. Ve hep müstakil evlerin yer aldığı, tek yeşil kalan alan olarak buraya göz koyulacağından kaygılıydım.” Altı ay evvel şu az ilerideki arsanın (Halkbank’ın yanındaki arsa) çok yüksek paraya alındığını duydum. Biz ne olacağını bilmiyorduk çünkü. Metro istasyonu geleceğini duyunca önemli yerleri kapmak meselesi. Kesin bilmiyorum. Bunu tapudan öğrenebilirim ancak. O bilgiyi bana vermezler ama siyasiler bunu ranta çevirecek ise vatandaş olarak benim güvencem ne oluyor. AK Parti’den görüştüğüm insanlar şunu söyledi: ‘Cumhurbaşkanlığı’na iletin. O size gerekli yardımı yapar. Konuyu henüz yargıya taşımadık. Çünkü biz itiraz dilekçemizi verdikten sonra 60 günlük süre varmış. Onu bekliyoruz. Bu süre bir ay sonra dolacak. Belediyeye verdiğimiz itiraz dilekçemize karşılık bize, itiraz dilekçemizin değerlendirmeye alındığına dair bir mektup geldi.  Şunu söyleyeyim. Burada, bizim sokakta çok büyük bir rant olayı var. Bu evler yıkılırsa köşe ve açığa çıkacak, evlere iki kat fiyat verip, ‘Bize satar mı?’ diye teklifler gitmeye başladı. Bu bir rant. Yani sen oturan kişiye bile, ‘Bana satar mı?’ diyorsun. Kendin direk gitmiyor, iki ve üçüncü kişileri araya koyuyorsun. Ve bunu sorduran kişiler de AK Parti Meclisi’nin içindeki kişiler.Ben size isim vermeyeceğim. Soran kişiye kimin sordurduğunu sordum, isim verdi. İsim vermek istemiyorum''dedi.