Astım hastalarına ramazan için öneriler
Sıcak yaz günlerine denk gelen ramazan ayında, oruç tutmak isteyen astım hastalarına tavsiyelerde bulunan Prof. Dr. Yonca Tabak, alerjinin beslenme ile ilişkisine dikkat çekiyor
Alerji Uzmanı Prof. Dr. Yonca Tabak susuz kalmanın en önemli sorun olduğunu, tüm vücudun günün ilerleyen saatlerinde giderek kurumaya başladığını belirtiyor. Susuzluğa bağlı olarak, vücutta dolaşan kanın koyulaştığını ve akışkanlığını kaybettiğini bazı dokuların kanlanamamasının ileri yaş hastalarında, beyin ve sinir sağlığı açısından ciddi sorunlar oluşturduğuna dikkat çekiyor. Özellikle solunum sistemindeki salgıların kurumasının ve koyulaşmasının, vücuttan atılmasını zorlaştırdığını, bu durumun oluşturduğu öksürüğün kişileri zorladığını söylüyor. Kronik bir solunum yolu problemi olan hastaların uzun süre susuz kalması hastalık alevlenmesine neden olabiliyor. Astım ve sinüzitin susuzluktan en çok etkilenen iki hastalık olduğunu, astımda akciğerlerdeki salgıların kuruduğunu ve atılmasının zorlaştığını, bunun sonucunda da bronş daralması yaşandığını sözlerine ekliyor. Sinüzitte ise aynı durumun burun salgıları için geçerli olduğunu ve geniz akıntısının atılmasının zorlaştığını vurguluyor. AÇ KALMAK NASIL ETKİLİYOR? Alerji Uzmanı Prof. Dr. Yonca Tabak; susuzluğun yanı sıra uzun süre aç kalmanın da vücut açısından zararları olabildiğini, uzun saatler aç kalmanın kan şekerinin düşmesine neden olduğunu söylüyor. Düşen kan şekeri iftarda aşırı ve hızlı yemek yenmesi ile yükseltilmeye çalışılırsa tokluk hissinin oluşmasının da zaman alacağını ve kişinin bir seferde normalden çok daha fazla gıda tüketebileceğine dikkat çekiyor. İftarda tercihlerin şekerli ve yağlı gıdalar yönünde olduğu takdirde, sağlıklı insanlarda bile reflü oluşabildiğine değiniyor. Reflünün astım hastalarının yüzde 80’inde var olan bir durum olduğunu, dolayısıyla bir seferde çok yemek yenirse reflünün tetiklenmesi ile astım alevlenmesi gelişebildiğini belirtiyor. Özellikle yatmaya yakın zamanlarda yemek yendiğinde, mideden yukarı taşan asitli mide içeriğinin direkt akciğerlere kaçtığını ve öksürük, hırıltı, nefes darlığı oluşturduğunu vurguluyor. Prof. Dr. Yonca Tabak, üçüncü bir sorunun da astım ilaçlarının süresiyle ilgili olduğunu söylüyor. En fazla 12 saat etkisi olan ilaçların, sabah sahurda en geç saatte alınsa bile iftara kadar etkisinin geçtiğini, bu duruma reflünün eklenmesi sonucu hastalık alevlenmesinin kaçınılmaz olduğunun altını çiziyor. ASTIMIN EN BÜYÜK DÜŞMANI Prof. Dr. Yonca Tabak, sigaranın astım hastalığının en büyük düşmanı olduğuna, sigara bağımlılarının tüm gün sigara içmeyip iftardan sonra bu açığı kapatmaya çalışmalarının, astım astaları için mutlak atak oluşturduğuna değiniyor. Hem sigaranın bronş üzerindeki daralmayı tetikleyici etkisine, hem de reflüyü tetiklemesine dikkat çekiyor. Sigara bırakılamayacaksa bu şekilde oruç tutulmasının sağlık için normalden çok daha büyük zarar demek olduğunu belirtiyor. ASTIM HASTALARI İÇİN RAMAZAN ÖNERİLERİ 1- Oruç saatleri dışında bol su tüketilmesi 2- Suyun çay, kahve, kolalı veya şekerli meyve suları şeklinde değil, su olarak tüketilmemesi 3- Oruç açılırken birden çok ve hızlı yeme değil; az ve sık aralıklarla yavaş yemek yenmesi 4- Mide asitini artıran kafein içeren çay, kahve ve kolalı içeceklerden uzak durulması 5- Mide boşalmasını geciktiren yağlı kızartma gıdalar ve ağır şerbetli tatlılar tüketilmemesi 6- Reflüyü tetikleyen çiğ sarımsak, çiğ soğan ve aşırı domates tüketiminden kaçınılması 7- Yatmadan önce en az iki saat yemek yenmemesine özen gösterilmesi 8- Sahurda yemek yiyip yatılmaması 9- Sabah akşam ilaç kullanımı gereken bir astım hastalığı varsa oruç tutulmaması 10- Sigara bırakılamıyorsa oruç tutulmaması veya iftar sonrası kontrollü tüketim sağlanması istanbul bayan escort